“Siz bana kötülük düşündünüz, ama Tanrı bugün olduğu gibi birçok halkın yaşamını korumak için o kötülüğü iyiliğe çevirdi.” Yaradılış 50:20
Yusuf kendi sıkıntısı içinde Tanrı’nın yardım elini görebildi.
Başına gelen bu adaletsizliğinin kurbanı olduğunda, sıkıntı içindeyken Tanrının onun yaşamı için hazırladığı mükemmel planın idrakine vardı.
Eminim ki Yusuf’un kardeşleri için bu durum, inkâr edilemez bir tanıklıktı.
Tanrı bizim hatalarımızdan daha büyüktür.
Yahudi insanlar İsa Mesih’e kızgındılar.
Ve diğer düşmüş insan ırkıyla birlikte, İsa Mesih’in çarmıha gerilmesini istediler.
Pilatus son hükmünü verdi.
Pilatus bir de yafta yazıp çarmıhın üzerine astırdı.
Yaftada şöyle yazılıydı: NASIRALI İSA YAHUDİLER'İN KRALI
İsa'nın çarmıha gerildiği yer kente yakındı.
Böylece İbranice, Latince ve Grekçe yazılan bu yaftayı Yahudiler'in birçoğu okudu.
Bu yüzden Yahudi başkâhinler Pilatus'a, "'Yahudiler'in Kralı' diye yazma" dediler.
"Kendisi, 'Ben Yahudiler'in Kralı'yım dedi' diye yaz."
Pilatus, "Ne yazdımsa yazdım" karşılığını verdi.
Her bir insana gerçeği duyma fırsatı verilecek.
Tanrının günümüzde de aynı yolla çalıştığına inanmamız için bütün sebeplere sahibiz.
Bizim hatalarımız zafere dönüştürülebilir.
“Tanrı'nın, kendisini sevenlerle, amacı uyarınca çağrılmış olanlarla birlikte her durumda iyilik için etkin olduğunu biliriz.” Romalılar 8:28
Bu ayette her durumda diyor. Bu her duruma bizim hata yaptığımız durumlarda dâhil mi?
Evet, dâhil ama hatalarımızı aklamak veya haklı çıkarmak için değil onları zafere dönüştürmek için.
Bırakalım, Tanrı hatalarımızı zafere dönüştürsün.
Friday, November 30, 2007
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment