Wednesday, February 27, 2008

Herkes birilerinin ardınca gider.

Takip etmek ve edilmek

“Bana hizmet etmek isteyen, ardımdan gelsin. Ben neredeysem bana hizmet eden de orada olacak. Baba, bana hizmet edeni onurlandıracaktır.” Yuhanna 12:26
Aslında Tanrı’nın ardından gitmedende Tanrı’ya hizmet etmek mümkündür.
Yahuda, İsa Mesih’in cematinin en aktif üyelerinden biriydi. Ama sıkıntı zamanında aniden yanlış kalabalıkla birlik oldu.
O, İsa Mesih’e hizmet etti. Fakat İsa Mesih’i takip etmedi.
Yahuda,İsa Mesih’in kişisel yaşamına girmesine izin vermedi
İsa Mesih’e hizmet etti ama İsa Mesih’le razı olmadı.
Bu durum Hıristiyan cemaatlarında tam zamanlı çalışan işçiler için çok mümkün bir durumdur.
Bazı zamanlar çalışmak, itaat etmeyi gölgeler ve itaatin önüne gecer.
Tanrı’nın herhangi birşeyden tatmin olmaya ihtiyacı yok ama Tanrı muhteşem bir karaktere sahip ve bizim O’nun muhteşem karakterini tanımamızı ister.
İsa Mesih’in, Yahudanın parasını yönetmesine ihtiyaci varmıydı?
Elbetteki yoktu? Fakat Yahudaya İsa Mesih’e yakın olmak için bir diğer fırsat daha verilmişti.
Görünüşe göre Yahuda kendisini koşulsuz sevgiyle seven günahsız arkadaşla bir arada olmaktan çok parayı sevdi
Birinin ardınca gitmek etki meselesidir.
Herkes birilerinin ardından gider ve herkesinde ardında birileri vardır.
Bir başka deyişle herkes birilerini takip eder ve birileride onu takip eder.
İyi bir takipçi olmak için görümünü temiz tutmalısın, takip ettiğine, ardından gittiğine güvenmelisin ve dikkat dağıtıcılara karşı kendini korumalısın.
Takip etmeyi bıraktığında ne olur?
Senin ardınca gelenleri senin adımlarınla kendinle birlikte yoldan saptırırsın.
Senin ardınca giden Genç, güçsüz, yeni doğmuş hepsi senin dikkatinin dağılmasından etkilenir.
Sen sadece kendi hatırın için değil fakat senin ardınca gelen yüzler belki binler için takip edersin

“Sonra hepsine, "Ardımdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, her gün çarmıhını yüklenip beni izlesin" dedi ” Luka 9:23

"Gözle görünene değil imana dayanarak yürürüz" 2.Korintliler 5:7

Ben, ben değilim

“Ne zavallı insandım!” demeyi çok isterdik.
Bu çok etkili olurdu.
İnsanlara tanıklığımızı paylaşıp ve insanların bizi görüp hayranlıkla bizim gibi olmayı istemelerini görmek çok zaferli olurdu.
Pavlus, Romalılar 7:24 “Ne zavallı insanım” derken ne hakkında konuştuğunu biliyordu.
Biz hepimiz Pavlus’un bununla ne demek istediğini biliyoruz.
Bizim “ben” adlandırdığımız şey yeryüzü yaşamımızın sonuna dek zavallı kalıcak. Tanıklığımız budur.Bu lütufun tanıklığıdır.
İmanlılar sadece çok nadir olarak günah işleyenler değiller fakat düşmüş günahlı doğa onlarla olmaya devam eder. İmanla,Tanrı’nın affı ve lütufuna, Tanrı Söz’ünün bizim düşmüş günahlı doğamız hakkında ne dediğine imanla yaşayanlardır.
“İstemediğimi yapıyorsam, bunu yapan artık ben değil, içimde yaşayan günahtır.” Romalılar 7:20

”Mesih'le birlikte çarmıha gerildim. Artık ben yaşamıyorum, Mesih bende yaşıyor. Şimdi bedende sürdürdüğüm yaşamı, beni seven ve benim için kendini feda eden Tanrı Oğlu'na imanla sürdürüyorum.” Galatyalılar 2:20
Tanrı’ya şükürler olsunki ben, ben eski ben değilim
Tanrı’nın kurtaran lütfunun sonuçun olarak ben yeniyim.
Benim eski günlerim sayılıdır.
Yeni ben sonsuzdur.

Tuesday, February 26, 2008

"Çünkü mimarı ve kurucusu Tanrı olan temelli kenti bekliyordu" İbraniler 11:10

Güven

Hiç hayal kırıklığına uğradınızmı?
Insanlarla, durumlarla, kendinizle ,Tanrı ile hayal kırıklığına uğradınızmı?

Belki bunun sebebi yanlış beklentilerinizdir.
Bunu halletmenin kolay yolu, gerçekle yüzleşmek zor olsada hatayı kendinde gördünüzden dolayı, sadece olarak değişebilir, büyüyüp ve devam etmenizdir.
Eğer sebeb diğer insanların hatası veya sözlerini tutmamalarıysa insanlara karşı güvenininizi kaybetmemek daha zordur.
Kendi doğal iyiyi ve kötüyü bilme anlayışımızla biz bunu yapamayız.
Bize Tanrı’nın doğa üstu affı gereklidir.
Bu tür bir af risk almak gibi gözükebilir.
Böyle bir af, affı alan kimsenin karakterine yada yeteneğine bağlı değildir.
Bu tamamen Tanrı’nın değişmez karakterine bağlıdır.
Tanrı’nın affı, O’nun günahlarımıza karşı tepkisi değildir. Bu biz doğmadan çok zaman önce Tanrı’nın karakterindeydi.
Tanrı insanı sonsuz bir sevgiyle sevdi. Yeremya 31:3
Bu sevgi insanlara onların yeniden doğuşuyla verilir.
Bizi hayal kırıklığına uğratan ve yaralayan insanlarla devam etmenin tek mümkün yolu budur.
İnsanları baştan atmak cevap değildir. Yaşamımızın geri kalanında onları görmezden gelmek çözüm değildir.
Cevap ve çözüm, Tanrı karakterinin bizde şekillenmesidir.
”Umut düş kırıklığına uğratmaz. Çünkü bize verilen Kutsal Ruh aracılığıyla Tanrı'nın sevgisi yüreklerimize dökülmüştür.” Romalılar 5:5

Bazen ortak bir dil bulmak çok mücadele isteyebilir.

Haydi Konuşalım

İnsan hiç kimseyle görüşmediği zaman hiçkimseyle ilişkisi olmadığını düşünerek kendisini kolaylıkla kandırabilir. Ama aslında bir çok kötü ilişkisi vardır.
Diğerleriyle aynı gemide olduğun zaman onlarla konuşsanda konuşmasanda buluşsanda buluşmasanda sen onların yaşamının bir parçasısındır. Gemi fırtınalarla dahada salladıkça ve zorluklarla dahada karşılaştıkça insanlar bir birlerinden kaçmaya uzaklaşmaya başlar.
İlişkilerde problem olduğu zaman, uzaklaşmak yerine dahada yakınlaşmak ve ilişkiyi devam ettirmek proplemlerin çözümü için iyi bir başlangıçtır. Hepimizin belkide on yıldan daha fazla tanıdığımız fakat hiç sohbet etmediğimiz insanlar yokmu? Şimdi konuşma zamanı. Haydi konuşalım.
Onlarla ilk konuşmamızdan sonra bazen şok oluruz. Onlara karşı “ne kadar da yanlış bir bakış açısına sahipmişiz” deriz.
İsa Mesih Filip’e "Bunca zamandır sizinle birlikteyim. Beni daha tanımadın mı?” dedi.Yuhanna 14:9
Filip’in propleminin yalnızca teolojik olduğunu düşünmüyorum.
İsa Mesih onu dahada yakın paydaşlığa çağırdı.
Bu heryerde olur.
Henüz birbirimizi tanımamamıza rağmen hala etrafımızda birşekilde birşeyleri paylaştığımız insanlar vardır.
İnsanların önüne dini ifadeler atmak yerine, anlamlı bağlantısı olmayan fakat anlambilimsel sesler üretmek yerine konuşmalıyız birbirimizle.
İnsanların önüne dini ifadeler atmak kimseye fayda sağlamaz.
Konuşma özgürlüğü, sorumlu bir şekilde dinlemek anlamına gelir.
Sessizlik çoğu zaman konuşmaktan daha yüzeyseldir.
Tanrı bize sözler verdi.
Haydi onları öğrenelim.
Haydi onları söyleyelim.

Saturday, February 23, 2008

Misafirimiz Azerbaycandan Pastor Musfik

sözler

“Sözler, sadece sözler”
Bir politikacinın diğerini boş sözler kullanmakla suçlaması ne komiktir.
“Sözler hiçbirşey ifade etmez” söylemi çok yaygındır.
Fakat sözler hiçbir anlam ifade etmeseydi o zaman bir önceki söylediğimiz cümlede hiçbir anlam ifade etmezdi.
Tanrı kainatı Söz’üyle yarattı. II. Petrus 3:5
He saved the world by His Word. I Pet.1:23
Tanrı dünyayı Söz’üyle kurtardı I.Petrus 1:23
Tanrı herşeyi Söz’üyle birlikte tutar. İbraniler 1:3
Sözler iyileştirir.
Sözler kurtarır.
Onlar teselli eder , cesaretlendirir ve umut verir.
Öğrenciler, İsa Mesih’in Sözlerinden dolayı O’nunla kaldılar. Yuhanna 6:63
Matta 4:4 deki ünlü ifade çoğunlukla “İnsan, Tanrı'nın ağzından çıkan her sözle değil ağzına doldurduğu ekmekle yaşar” olarak anlamı başka yöne cekilirek ifade ediliyor.
Gerçek açlık şeylerle örtülebilir ama Tanrı Söz’ü olmadan asla tatmin edilemez.
Kutsal Kitap diyorki bir gün yeryüzünde kıtlık olacak.
İnsanlar, sözleri aramak için denizden denize dolaşacak ama bulamayacaklar. Amos 8:12
En acı ızdırapta açlıkları için doyum arayacaklar ama asla bulamayacaklar. Anlayacaklarki her söz onlardan alınmış artık sohbetler, öğütler, dersler, bahaneler, suçlamalar yok

Sözler önemlidir. Onlar gündelik çöreğimizden daha önemlidir.
“Onlara altından, bol miktarda saf altından çok istek duyulur, Onlar baldan, süzme petek balından tatlıdır” Mezmurlar 19:10

Thursday, February 14, 2008

Sahte pergamberlikler uzun sürmez



1914
"Zamanı dolmuş nesil"

insan yapımı dinler

UYANIN!
Yahova Şahidleri Kimlerdir?
Düşmüş insan, insan yapımı dini sever.
Bu onun umutsuzluğa düşmüş günahlı tabiata aldırmaksızın başarma hissini verir.
İnsan yapımı din herzaman insanın kendi kabiliyetine ve sorumluluğuna vurgu yapar
Bundan dolayı böyle dini deneyimlerin çoğu insanın korkularını ve suçlu vijdanını kullanırlar.
Lütuf’un içeriğini bilmemekle kendini kandırmaya devam eden, kendi doğruluğuna inanan insana lütuf bayağı gelir.
İnsanların “Kralın Yeni Elbisesi” masalındaki masalında yaptıkları gibi.
Bu masalda olanları bilirsiniz.
Kralın resmi geçiti için en güzel elbiseyi hazırlamaya söz veren aldatıcı insanın kral dahil herkesi aldatmasıyla son bulan masal.
Onlar görünüşte çok sıkı çalıştılar. Herkese yeni bir çeşit kumaş kullandıklarını ve bu kumaşı sadece kalbi temiz insanların görebileceğini söylediler. Kalbi temiz olmayanların bu mucizevi ipleri göremeyeceğini söylediler. Herkes kumaşın tasarımına ve renklerine uzun övgüler söylemeye gitti.
Tören günü geldiğinde kral çırılçıplak şehirde geçit töreni yaptı. Oyun devam etti bütün millet onun yeni harikulade giysilerinin güzelliğine övgüler sundu. Büyüklerin oynadığını bu oyunu oynamasını henüz öğrenememiş bir çocuk kendini tutamayıp “kıral çıplak” diye bağırdı.
Bu masalda ki kıral çıplak diye bağıran çocuğun rolüne bügünün dünyasında yaşayan kilisenin sahip olduğunu düşünüyorum. Herkes kendilerinin iyi olduğunu tekrarlıyıp dururken kilisenin mesajı çok açık olmalıdır.
“Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldı.
İnsanlar İsa Mesih'te olan kurtuluşla, Tanrı'nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar.” Romalılar 3:23-24

PROPAGANDA HERZAMAN ÇALIŞIR

Kendini alçatmadan doğruluk hissini sunan insan yapımı dinlere en iyi örneklerden biride Yahova Şahidleridir.
Dünyada en iyi pazarlanan dindir. Dünyada Sovyetler birliğinden sonra propaganda mekanizmasını en yaygın şekilde kullananlar Yahova Şahidleridir.
Sovyetler birliği haritadan silindi. Dünya çapında propaganda alanına liderliği Yahova Şahidleri aldı.
Size garanti verebilirimki onların tahrip edilmiş kutsal kitapları ve onların standart cevaplarını içeren diger kitapları sizin anadilinize çevrilmiş halde bulabilirsiniz. Çinceden Afrikadaki küçük bir lehçeye kadar bütün dillerde kendi tahrip edilmiş kutsal kitaplarının ve kitaplarının çevirileri olabilir.

Yahova Şahidlerinin işlerinde “başarılı” olmalarının üç ana nedeni olduğunu düşünüyorum.
1. Onların mesaji insanların aklanma arzularını karşılıyor. Mümkün olan hersoruya standart cevapları var.
2. Propaganlarını ve pazarlama metodları devamlıdır. Ve mallarını daha iyi satabilmek için periyodik olarak yenileniyor.
3. Organizasyonda bireyselliğe yer yoktur. Organisazyon kutusunun dışındaki herşey yasaktır.

Bugünün dünyasında bu işler. Onun sayılarıyla ve diyagramlarıyla insanı hayrete düşürebilicek sonuçlar alabilirsiniz.
Kutsal Kitaba göre başarılılık, gerçek için bir standart değildir.
Aslında Kutsal Kitap çoğunluğun ne düşündüğünü aramayı teşvik etmez.
Kutsal Kitap her bir bireyin kendi düşüncelerinde gerçeği seçmeye teşvik eder.
Hatta gerçek acı olsa bile.

Müslümanlar İncil’in değiştirildiğini söyler. Fakat incil eğer değiştiyse ne zaman değiştirildiğini, kimin değiştirdiğini, nasıl değiştirildiğini, kimse söyleyemez.
Kutsal Kitap imanlıları Yahova Şahidlerinin bütün Kutsal Kitab’ı değiştirdiğini söylediklerinde bunu ayet ve ayet gösterebilir. İspatlayabilirler.

ONLARI GÖRMEZDEN Mİ GELMELİYİZ?

Yahova Şahidlerinin sınırlı eminliklerinin sizi yıldırmasına izin vermeyin.
Onlara Lütufu sorun, cenneti sorun.
Onların düşüncesine göre neden cennetteki bütün yerlerin şimdiden dolu olduğunu sorun. Onlar cennetin 14400 Yahova Şahidi için hazırlanıldığına ve bu yerlerinde çoktan dolduğunu öğretiyorlar. Bunun için onlar size sunabilecekleri tek şey yeryüzünde sonsuza dek yaşam. Onlar gelecekteki olacak olaylardan haber verirken en azından altı kez dünyanın sonunun gelceği zamanı söylediler 1914,1915,1918,1925,1942 ve 1975 ama hepsi yalan çıktı. Bu çok sorumsuzca.
Bu açıkça gözüküyorki normal görünümlü takım elbise kravatla gezen bu bu insanların içlerinde çok büyük ruhani ihtiyaç içinde olan bir insan var. Onların bencil egoları güçlüdür. Fakat büyük ihtimalle hiçbir zaman Tanrı Sevgi’nin deneyinimi yaşamadılar veya O’na hiç ihtiyaç duymadılar.
Yahova Şahidlerinin Mesih’in karşılıksız sevgisiyle sevilmeye ihtiyaçları var.

YAHOVA ŞAHİTLERİNİN HIRİSTİYANLIĞA TERS DÜŞEN ÖĞRETİLERİ NELER?
1. İsa Mesih’in yaratılmış olduğu.
2. İsa Mesih Baş melek Mikail olduğu.
3. İsa Mesih Bedende dirilmediği ama Ruh olarak dirildiği.
4. İsa Mesih gizlice 1914 te geri döndüğü.
5. Sözün beden almadığı ve İsa Mesih’in yeryüzünde sadece insan olduğu.
6. Kutsal Ruh sadece aktif bir güç olduğu. Tanrı olmadığı
7. Cehennem’in sadece mezardan ibaret olduğu
7. Cennetin kapıları sadece 14.000 kişi için acık olduğu
8. Şahidlerin çoğu yerde kalması gerektiği
9. Kurtuluşa sadece bu organizasyon aracılığıyla kavuşulabilindiği
10. Yersel cennette sonsuza kadar olabilmek icin bu organizasyonda faal calismalar yapilmasi gerektiği.
11. Üçlü birlik öğretisinin şeytan olduğu.
12. İsa’ya tapınılamaz ama Yahvenin ilk yarattığı olduğundan saygı gösterilmesi gerektiği.
ONLAR HIRİSTİYAN İMANININ AŞAĞIDAKİ TEMEL ÖĞRETİLERİNİ İNKAR EDERLER
1. Üçlü Birlik
2. Tanrı heryerde olandır.
3. İsa Mesih Tanrıdır.
4. İsa Mesih’in hem Tanrı hemde insan olduğunu.
5. İsa Mesih’in cesedinin dirilişini.
6. İsa Mesih’in herkes tarafından görülecek olan geri dönüşünü.
7. Kutsal Ruh’un Tanrılığını.
8. Cennetin tüm imanlılar için vaat edildiği.
9. Yeniden doğuşun tüm imanlılar için önemliliği
10. Rab’ın sofrası tüm imanlılar için olduğu (sadece 144,0000 için değil).
11. İmanlının sonsuz güvenliği
12. Sonsuz cehennemin olduğu

KUTSAL KİTAP ÖĞRETİYOR
1. Tanrı’nın sonsuzluktan beri Baba(Romalılar 1:7), Oğul (Yuhanna 20:28)ve Kutsal Ruh(Elçilerin İşleri 5:3,4 ve I.Yuhanna 5:7) olarak üç kimliği vardır. Bu kimliklerin herbiri Tanrı’dır ve tek bir Tanrı vardır.
2. İnsan bedenindeki İsa Tanrıdır. (Koloseliler 2:9).
3. Tanrı Kutsal Ruh, Üçlü birliğin üçüncü üyesidir. (Matta. 28:19; Elçilerin İşleri 13:2).
4. İsa Mesih’in cesedi ölümden dirildi (Yuhanna 2:20,21; Luka 24:39).
5. İsa Mesih’in görünür şekilde gelişi (Matta 24:30; Elçilerin İşleri 1:8; Vahiy 1:7).
6. Kurtuluş kazanılmaz lütufladır. İsa Mesih’in şahsiyetine imanla verilen ücretsiz hediyedir (Elçilerin İşler 16:31). Bu insanın Tanrı için yaptığı iş değil Tanrı’nın insan için yaptığı bir iştir (Titus 3:4-6).
7. İsa Mesih’e tapınıldı ve tapınılmalıdır. (Yuhanna 20:26-28; Matta 2:10-12, 14:33)

Senin gibisi yok

Biz eski değil sonsuzuz.

Tanrı, sonsuza dek senin sen olmanı ister.
Bu söylemin kulağa cesaret kırıcı gelmesinin tek sebebi Tanrı’da kim olduğunu bilmemendir.

Tanrı, Adem ve Havva’yı yaratmadan önce onların günaha düşeceğini biliyordu.
Tanrı onların düşüşünü durdurmadı. Tanrı bunu durduramazmıydı?
Evet durdurabilirdi. Fakat Tanrı onlara onların yüksek yaradılış tasarımlarına göre davrandı.
İsa Mesih Yahuda’nın kendisine ihanet edeceğini biliyordu.
Ama onun ayaklarını yıkadı. O’na öğrencilerden biri gibi davrandı.
Tanrı’nın Seçimi Öğretisi ile Tanrı’nın Herşeyi Bilirliği Öğretisi birbiriyle asla çelişmez.
Tanrı kendi sonsuz seçim hakkı ve sonsuz herşeyi bilenliği içinde insana bireysel olarak özgür seçim hakkı verdi.
Ayartılmaların ve denenmelerin var oluşu insanın seçme imkanının olduğunun devam ettiğini gösteren açık bir olaydır.

Bizim ayartılacağımızı ve düşeceğimizi bildiği halde neden Tanrı bizi durdurmaz?
Niçin bu olmadan önce önlemini almaz?
Çünkü, eğer Tanrı bunu yapsaydı artk sen sen olmayacaktın.
Tanrı seni sonsuza dek sen olasın diye yarattı.
Yaşamımızda günahı reddettiğimiz anlar son derece değerli anlardır.
O anlar bizim Tanrı’yı sevdiğimiz, Tanrıyı seçtiğimiz ve Tanrı’ya birşey verebildiğimiz anlardır.

Kadercilik insana ayartılmayı ret etmek konusunda hiçbir motivaston vermez.
İnsanın özgür seçimi olmadığını kabul edersek o zaman kuralların, kanunların, cezaların, ödüllerin, hiçbir anlamı olmazdı.
“Yorulup cesaretinizi yitirmemek için, günahkârların bunca karşı koymasına katlanmış Olan'ı düşünün. Günaha karşı verdiğiniz mücadelede henüz kanınızı akıtacak kadar direnmiş değilsiniz” İbraniler 12:3-4

Sen içinde sonsuz bir tasarım taşıyorsun. Mesih seni kendi kanıyla sonsuza dek satın aldı.
Senin gibisi yok