Monday, November 2, 2009

azizler

Dün Azizler Günüydü (Azizler Yortusu veya Kutsallar Günü). Azizler gününden bir sonraki gün bugün ne olabilirdi? Bu Mesihin gelişi, O’na iman etmişleri yanına alacağı gün olabilirdi. O gün geldiğinde artık azizliğe,kutsallığa gerek kalmayacak.
Azizlik,kutsallık bugün gereklimi?

Geçen gün Kahire’de bişop Mouneer’dan çok güzel bir vaaz dinledim.
Katoliklerin ve Angelikanların azizliğe,kutsallığa bakış farklığından bahsetti.
O işaret ettiki:
Katolik geleneğine göre azizlik, iyi amellerle, mucize göstermekle yada bazı diğer iyi özelliklerle kazanılması gereken birşey.
Angelikankanlara göre azizlik, tanıklar topluluğu imanda kardeş ve bacılarımız.

O’nun“kabul etmekle azizlik” düşüncesi beni teşvik etti.
Mezmurlar 24:3 de kutsallık, hakkında bir soru var.
“RAB'bin dağına kim çıkabilir, Kutsal yerinde kim durabilir?
Elleri pak, yüreği temiz olan, Gönlünü putlara kaptırmayan, Yalan yere ant içmeyen.”

Ellerimiz O’nu kabul etmemizle yıkandı.
Biz O’nun lutüfu ile azizleriz.
Bu bizim kutsal olma isteğimizi azaltmaz.
Mouneer’in mesajini düşünürken Mesih’in tamamladığı işte teşvik aldım,cesaretlendim.
Kendi cabalarımızdan, işlerimizden dolayı aziz değiliz. Ama Tanrı bizi azizlediği için, Tanrı’nın Mesih ile tamamladığı iş sayesinde azizler olduğumuz için caba gösteriyoruz ve işliyoruz.
“Ne ekersen onu biçersin” bu meyve vermenin yegane prensibidir.
Bunda hile yapamassın ne ektinse biçeceğin odur.
Mesih ile diriliş yaşamı, yaşamdaki tüm teorilerden, prensiplerden, gerçeklerden daha güçlü bir gerçekliktir.
Bizler için bunu kabul etmek diğer insanlar ile ilişki kurmaktan daha zor değil.
Birbirimizi azizler olarak kabul etmek çok iman ister.
Mouneer bu konuyu dahada açmak için bir hikaye anlattı.
Bir manastırda beş yaşlı rahibe vardı. Rahibeler manastırın geleceği hakkında endişeleniyordu. Çünkü rahibe olmak ve onların topluluğuna katılmak isteyen hiç yeni aday yoktu.
Hergün bu mesele hakkında tartışıyorlardı.
Ensonunda yaşlı bir bilgenin tavsiyesini almaya gittiler.
Yaşlı bilge adam sadece “Sizden biri Mesih” dedi.
Bu herşeyi değiştirdi.
Onların birbirleriyle olan ilişkileri bir birlerini etkilyen, etkileşimli kutsallığa dönüştü .
Hikayenin sonunu bilmiyoruz. Belki hepsi manastırı terk etti ve insanlara hizmet etmeye başladı.
Bizler arkadaşlarımızda,hayat arkadaşlarımızda, çocuklarda, Türklerde,Yahudilerde, Mısırlılarda, Azerilerde, Macarlarda, Amerikalılarda, Ruslarda , İsveçlilerde, Finlilerde kısacası insanlarda Mesih’i görmeye çağrıldık.
Koleseliler 1:27 “Mesih içinizdedir. Bu da size yüceliğe kavuşma umudunu veriyor.”

No comments: