Tuesday, January 19, 2010

kızgınmısın?

Hiç, akrabalarınıza, komşularınıza, devlete, kiliseye,
evet hatta Tanrı’ya kızgın olabilecek kadar
negatif düşünceye sahip olduğunuzdan dolayı kendinize kızdığınız oldumu.
Asılında böyle durumlarda bir başkasını suçlayamayamazsınız.
Çünkü bu durumunu daha da kötüleştirir. Ama kendin ile mutlu değilsin.
Peki ne yapabilirsin?
Bu durum bana, son bulmayan lütufta olan ihtiyacın çok açık bir işaretidir
Öyle gözüküyor ki, Tanrı’nın pilanı bizi sürekli yardımımızın olmadığı böyle yerlere getiriyor. Böylelikle Tanrı’nın sonsuz lütfunu tadalım.
Nasıl ki dünyanın kendi etrafında dönüşünü durdurmayacağımız veya kontrol altına alamayacağımızı anlayabiliyoruz. Düşmüş günahlı insan doğamızıda tam olarak kontrol altına alamayacağımızıda anlamalıyız.
Lütuf olmadan Tanrı ile paydaşlık yapamayız.
Tanrı’ya lütufu kabul etmeden Tanrı'ya ulaşmaya çalışmanın sonu bir anda yararsız insan yapımı din ve yüzeysellik olacak.
Tanrı’nın lütufunun ilhamlandırması olmadan, hiçbir durumda, hiç bir ülkede mutlu bir yaşam süremeyiz.
"Lütfum sana yeter. Çünkü gücüm, güçsüzlükte tamamlanır" II Korintliler.12:9
Eminim ki Tanrı neyin hakkında konuştuğunu biliyor. Peki biz?

No comments: